Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, bakanlık olarak bilim insanlarıyla, üniversitelerle, girişimcilerle, genç mucitlerle ülkenin müreffeh yarınları için çalışmaya devam edeceklerini belirtti. Bakan Varank, “Bizim hedeflerimiz çok daha yüksek. Dünyanın birinci 10 iktisadı ortasına kesinlikle gireceğiz. İşte bizi bu amaca ulaştıracak inovasyon ekosisteminin başrol oyuncuları, bilim insanlarımız, araştırmacılarımız burada. Elbet bilim ve teknoloji olmadan amaçlarımıza ulaşamayız. Bu büyük sorumluluğun farkındalığıyla Bakanlık olarak bilim ve teknoloji ekosistemine yatırımlar yapıyoruz” dedi.
Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Mükafatları Töreni’nde konuştu.
“Türkiye’nin global ihracattan aldığı hissesi yüzde 100 artırmayı başardık”
Varank, Türkiye’nin, yatırım, üretim, istihdam ve ihracat rotasında 9 çeyreği bulan kesintisiz büyüme sürecine devam ettiğini belirterek, “Hamdolsun sanayi üretimi bu büyümede öncü rol oynuyor. 2002’den bu yana endüstrinin ulusal hasıla içindeki hissesi yüzde 20’lerden yüzde 27’lere ulaştı. Yaklaşık yüzde 95’i imalat sanayi tarafından gerçekleştirilen ihracatımız 250 milyar dolara ulaştı. 2002’de bir yıl boyunca yapabildiğimiz toplam ihracatı artık neredeyse 1 ayda gerçekleştirebiliyoruz. Oransal manada baktığımızda da yeniden tıpkı başarımız mevcut. Türkiye’nin global ihracattan aldığı hissesi yüzde 100 artırmayı başardık” diye konuştu.
Bu sayıları kâfi görmediklerini lisana getiren Varank, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Dünyanın birinci 10 iktisadı ortasına kesinlikle gireceğiz”
“Bizim amaçlarımız çok daha yüksek. Dünyanın birinci 10 iktisadı ortasına kesinlikle gireceğiz. İşte bizi bu maksada ulaştıracak inovasyon ekosisteminin başrol oyuncuları, bilim insanlarımız, araştırmacılarımız burada. Elbet bilim ve teknoloji olmadan amaçlarımıza ulaşamayız. Bu büyük sorumluluğun farkındalığıyla Bakanlık olarak bilim ve teknoloji ekosistemine yatırımlar yapıyoruz. 20 yıl evvel esamesi dahi okunmayan teknoloji altyapılarına her gün yenilerini ekliyoruz. Bugün Türkiye’nin dört bir tarafında AR-GE projelerinin yürütüldüğü, Bakanlık dayanaklarıyla kurulan, teknoparklar, teknoloji geliştirme merkezleri (TEKMER), AR-GE ve teknoloji merkezleri, tematik araştırma merkezleri, öncül AR-GE laboratuvarları, araştırma enstitüleri var. Türkiye’de AR-GE harcamalarının ulusal gelire oranı binde 5’lerden yüzde 1,13’lere çıktıysa, tam vakit muadil AR-GE çalışanı sayısı 20 yılda 29 binden 222 bine yükseldiyse, bu artışlarda en büyük hisse bu altyapıların kurulmasına en güçlü takviyesi veren Sayın Cumhurbaşkanımızındır.”
“Parlak beyinlerimiz bilim olimpiyatlarında da tarih yazıyor”
81 vilayette kurulan dene-yap teknoloji atölyelerinde yapay zekadan objelerin internetine, dizayndan robotiğe kadar projeler geliştirildiğini bildiren Varank, “İşte bu parlak beyinlerimiz bilim olimpiyatlarında da tarih yazıyor. Milletlerarası bilim olimpiyatlarında bu sene 8’i altın olmak üzere toplamda 50 madalya kazandık. Antalya’da 45 ülkeye mesken sahipliği yaptığımız Avrupa Kızlar Bilgisayar Olimpiyatı’nda altın madalya kazanan Duru Özer evladımız göğsümüzü kabarttı. Dünyanın en büyük bilim ve mühendislik yarışı ISEF’te 7 ödül aldık. Siz bize 2053 ve 2071 gayelerini gösterdiniz. Tahminen biz o tarihleri hiç göremeyeceğiz fakat inşallah buradaki bilim insanlarımızın öncülük edeceği gençlerimiz işte o gayelerin de mimarları olacak” sözlerini kullandı.
“Geçmişte hayal dahi edilemeyenleri biz bugün şahsen yaşamaya başladık”
Türkiye’nin, oluşturduğu çağdaş altyapılar ve ehil insan kaynağıyla çok değerli teknolojik gelişmelere imza attığına işaret eden Varank, “Yüksek çözünürlüklü yerli müşahede uydusu, elektrikli lokomotif, akıllı sualtı silah ve savunma sistemleri üzere kritik projeler bir bir hayata geçiyor. Kriptoloji tabanlı elektronik kimlik doğrulama sisteminden, özgün motorumuzdaki yeni kuşak alaşımlı kesimlere, Ulusal Muharip Uçağımızın vazife bilgisayarından, lazer arayıcı başlıklarda kullanılan sinyal güçlendirici mikroçiplere kadar stratejik eserler artık Türkiye’de tasarlanıp üretilebiliyor. Geçmişte hayal dahi edilemeyenleri biz bugün şahsen yaşamaya başladık. Türkiye Yüzyılı vitrinimizin birinci eseri olan Togg’un teknoloji yerleşkesini, 29 Ekim’de zat-ı devletlerinin teşrifleriyle büyük bir coşkuyla açtık, seri üretim bandından birinci araçları indirdik. Tek başına bu proje bile ülkemizin ulaştığı üretim altyapısı ve mühendislik kabiliyetlerini benzersiz biçimde göstermeye yetiyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Başbabayiğite şükranlarımı arz ediyorum”
Varank, Togg’u hayata geçiren, inanınca nelerin başarılabileceğini tüm dünyaya gösteren babayiğitlere, mühendis, teknisyen ve emekçilere müteşekkir olduklarını lisana getirerek şunları kaydetti:
“Geçmişte Türkiye’nin kendi arabasını üretmesi gerektiğini, bunu başarabileceğini söyleyen merhum Necmettin Erbakan, Cemal Gürsel üzere öteki politikler de oldu. Tahminen o vakitlerde da ülkemizde kabiliyetli müteşebbisler, cevval mühendisler ve teknisyenler bulmak mümkündü lakin yerli araba Türkiye’nin buruk bir hayali olarak kalmaya devam etti. Zira bir şey eksikti; Siyasi irade. İşte ben bu kürsüden 85 milyonun hayalinin gerçekleşmesinde çelikten bir irade ortaya koyan, başbabayiğite, Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Onun ortaya koyduğu siyasi irade sayesinde çok daha büyük muvaffakiyetleri inşallah daima birlikte kazanmaya devam edeceğiz.”
TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Mükafatlarını kazanan bilim insanlarının gençlere örnek teşkil ettiğini belirten Varank, “Ödül törenimizin de burada, sizin himayenizde düzenlenmesi Türkiye Yüzyılı’nda bilimin ve teknolojinin ehemmiyetinin en hoş biçimde yansıtılmasını sağlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bilim insanlarımızla, üniversitelerimizle, girişimcilerimizle, genç mucitlerimizle ülkemizin müreffeh yarınları için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.