Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusunda yaş konusunun ihtimal dahilinde olduğunu ve şimdi netlik kazanmadığını açıkladı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Haber Global’e konuk olan Bakan Alim’in açıklamalarından satır başları şöyle:
“Belirlediğimiz taban fiyat Cumhuriyet tarihinin rekoru”
Dünyada yaşanan büyük sıkıntılar, Türkiye’ye ağır bir enflasyon olarak yansımıştır. Enflasyon fiyatları düşürür, tahrip eder, o denli bir tarafı vardır. Biz 2 yıldır bu sürecin meydana getireceği problemleri görerek çok açık bir siyaset izledik. Türkiye toplumsal bir devlettir. İşçileri koruyan bir yapıya sahiptir. Biz bu yaklaşımı son 2 yılda kararlılıkla sürdürdük. Enflasyon geçtiğimiz ay sürat kesmeye başladı. Tahminimizce, yüzde 35 ila 40 ortasında mayıs ayına gireceğiz. Biz 8.500 sayısı açıklarken, beklentileri ölçen bilimsel bir çalışma yaptırdık ve derinlemesine müşahede ve araştırma teknikleri olan bir araştırma yaptırdık. Küçük, büyük ve orta ölçekte çalışan işletme sahiplerine, yöneticilere, sendikalara, emekçilere, bir de kamuoyuna sorduk. Belirlediğimiz taban fiyat sayısı, Cumhuriyet tarihinin rekoru. Peşin muhalefet yapmak isteyenler kendilerine münasebet üretmekte zorlanabilir. Biz gerçek yaptığımızı biliyoruz. Kaç gündür telefonlarımız susmuyor. Bu sayı çok önemli bir sayıdır, kimilerinde panik yaratmıştır. 7 bin 500- 8 bin ortasında beklentileri olanlar, rahatsızlık duymuşlardır.
Sendikalarımızla çalışmaya çok ehemmiyet veriyoruz zira emeği temsil eden kuruluşlardır. Türkiye’de sendikalaşma oranı ne yazık ki çok düşük. Örgütlenmenin önünde birçok pürüz var. Sendikalaşmanın önünü açacak çalışmalar yapmamız gerektiğini tekraren söyledim. Bunu da teşvik edecek öteki projelerimiz var. Elbette taban fiyat komitesi 3 bileşenlidir. Çalışma Bakanlığı orada taraf değildir. Bu kez emekçi temsilcimiz Türk-İş katılmadı. 9 bin olmazsa imzalamayız dediler. O da onların takdiridir.
“Türkiye resesyondan etkilenmez demiyorum etkilenebilir ancak sonlu kalacağını düşünüyorum”
Avrupa’daki belirtiler resesyon belirtiler gün yüzüne çıkmış durumda. Bilhassa güç krizi Avrupa’yı çok güçlü bir biçimde vuruyor. Cumhurbaşkanımız tahıl krizini çözmeseydi artık bir de tahıl krizi oluşacaktı. Türkiye yeni pazarlar arama konusunda çok aktif. Avrupa’yı çabucak ikame edemeyebilir lakin vakit içerisinde edecektir. Türkiye yeni endüstrileşmeye başladığı için, en ileri teknolojiyle endüstrileşiyor. Özellikle savunma sanayiinde yaptığı yatırımlar, diğer endüstrilere de girdi üretiyor. Türkiye resesyondan etkilenmez demiyorum etkilenebilir lakin sonlu kalacağını düşünüyorum.
Anadolu’da çok sayıda sendikacı var. Türk-İş in halini da biliyoruz, 10 binden başlayıp 9 binde nokta koydular.
EYT’de yaş kaidesi olacak mı?
Kabinede benim sunumum yok ancak ben bu konuşları kabinede sayın Cumhurbaşkanımıza arz ediyorum. Ben bu toplantıda da geldiğimiz son kademeyi Cumhurbaşkanımızla paylaşacağım, ileteceğim, kendisi kıymetlendirecek. Kabinede karar çıkar mı katiyetle söyleyemem lakin değerlendirileceğini söyleyebilirim. Seçenekli bir tablo var önümüzde. Ben bu tabloyu arz edeceğim. Bir yaş aralığı olması ihtimal dahilindedir. Şimdi netleşmedi. İmkanlar nispetinde en kapsayıcısı olacak. Ödemelerde firma limitlerinden düşmeyecek bir çalışma olacak. Emekli olarak çalışmaya devam ederlerse toplumsal güvenlik deste primi ödeniyor. O pirim artık yüksek. Emekli olmadan çalışanlarla birebir düzeye getirmeye düşünüyoruz.
“Aralık ayı prestijiyle 1 milyon 900 bin kişi EYT bekliyor”
Şu anda aralık ayının başındaki sayı 1 milyon 900 bin idi. Her ay sayılar artıyor. Ocak başında 2 milyonu geçebilir. Bu kadar kişi yaş kuralı olmasaydı emekli olabilecekti. Yaklaşık 400 bini memur, 480 bini BAĞKUR’lular. Öbürleri, çoğunluğu da 4A’lılar. 274 bin kişini de işi yok ve yaşı bekliyor. Yaş sonu olursa aşağı üst yarısı bu yıl, yarısı başka yıl oluyor.
Geçtiğimiz sene kamu çalışanlarımıza enflasyonun üzerinde bir artış yaptık. Bu sene de çalışmalarımız devam ediyor. Yılbaşından çabucak evvel ya da sonra çabucak paylaşırız. Toplu mukavele, enflasyon farkı ve artı bir şeylerle belirleyeceğiz. Memur ve emekli artırımı için kimsenin telaşı olmasın.
“Sözleşmeli işçiye takım yarın Meclis’te”
Kamu çalışanlarımız için yaptığımız çok değerli bir şey var. Talep edilirken çok konuşuluyordu ancak çözülünce pek konuşulmuyor. O da şu, kontratlı işçilerimizi takıma geçirdik. Yarın Meclis’e gidiyor.
90 bin taşeron emekçi için çalışmalar da sürüyor.
“Askerlik ve doğum borçlanması”
Biz o kanunlarda hiçbir değişiklik yapmıyoruz. Mevcut kanunlarda var olan kararlar bu yasa çıktıktan sonra da devam ediyor. Onlarda değişiklik yapmıyoruz. O tarihte askerdeyse, aslında o kanun geçerli. Şöyle bir düzenleme var orada, 8 Eylül 1999’dan evvel askerliğini yapmışsa, ondan sonra da gelip işe girmişse, onu borçlanma yaptırıp prim gün sayısı vs doldurmak için neyi eksikse doldurmak için kullanabiliyor. 8 Eylül 1999 tarihi mutlak tarihtir, değişmiyor. Ancak adam 8 Eylül’de değil de 10 Eylül’de işe girmiş, sonra da gitmiş askere, o askerliğini saydırıp öne alamıyor. 8 Eylül tarihini değiştiremiyoruz. Bayanların doğumunda da birebir Onlarda da tıpkı şey geçerli.
50 D sorunu
50D’nin de bitmiş olması lazım. YÖK’ün de orada bir hazırlığı var. Genç asistan arkadaşlarımızın üzerindeki bu baskı aletini kaldırıp parçalayacağız.
EYT’de staj mağdurları
Staj bir mağduriyet konusu değildir, bir eğitimdir. Staj ile çalışma hayatı başlamaz, mukavele ile, iş akdiyle başlanır. Bu türlü bir düzenleme kelam konusu değil, EYT onu kapsamıyor, EYT onunla ilgili bir husus değil aslında.
En düşük emekli maaşlarında toplumsal devlet kimliğimizle toplumsal siyasetlerle yaklaşıyoruz. O kümenin içinde yaklaşık 500 bin kişi var. Yüklü olarak BAĞKUR’lu kesim oluşturuyor. Çok hudutlu prim yatıranların oluşturduğu bir kümedir. Onların primleriyle maaş almaya kalksalardı, çok düşük bir sayı olurdu.
Emekçilerimiz rahat olsunlar, çalışanların yanındayız.